Kayıtlar

Ocak, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

çitlembik ağacı

bütün yaşamım, amansız bir hastalığım olduğunu ve bunu er ya da geç bir gün öğreneceğimi bekleyerek geçti. saçma bir kuruntu ya da yersiz bir evham olmaktan uzaktı bu kaygı. yoksa korku mu demeliydim? korku ve kaygı arasındaki tek fark; korkunun sebebi belliymiş, kaygının ki değil. bunu körpeyken girdiğim bir derste öğrenmiştim. bilmek neyi değiştiriyorsa artık, öğretiyorlar. neyse, ne diyordum. yaşamım erken yaşta öleceğimi düşünerek geçti. evet erken. her ölüm erken ölümdür, gerçekliğini göz önünde bulundurursak, bu düşüncemde haklı çıkacağım kesin. çok kere kanser olduğumu düşünerek hastane yollarına düştüm. çok gece ölüyorum sanıp, sabahında sadece ''miyalji'' tanısı konulup eve gönderildim. miyalji: kas ağrısı. tıp hastanın şikayetiyle ilgili fizyolojik bir bulguya rastlayamazsa böyle söyleyip geçiştirir genelde. ben de her seferinde kanser olmadığıma hemen ikna olur ve hızlıca iyileşirim. insan inanmak istediği şeylere öyle kolay inanıyor ki... 5 yaşında rakıy